Dünyanın en popüler futbolcularından Mesut Özil 2021 yılının dünyada ve Türkiye’deki en büyük transferlerinden birine imza atarak Fenerbahçe’ye transfer oldu. Bu transferin neden bu kadar önemli olduğunu ise yazının devamında bazı kavramlar ve yorumlar çerçevesinde açıklamaya çalışacağım.
Bunu açıklarken Mesut’un futbolculuğunu ve yeteneklerini anlatmaya çalışmayacağım. Mesut’un birkaç maçını izleyen futbolseverler, onun ne kadar büyük bir yetenek olduğunu zaten bilir.
Bugüne kadar Türkiye’ye Roberto Carlos, Eto’o, Drogba, Quaresma gibi dünya çapında yıldızlar geldiğinin de farkındayım. Fakat benim bu yazıdaki derdim, başlıktan da hatırlayacağınız gibi Mesut’un dünya futbolu açısından digital çağın bir “fenomeni” olması ve bunu Türk kimliği ile başarması… Bu tezi açıklamaya fenomen kavramıyla başlamak ise daha doğru olur diye düşünüyorum.
Fenomen kavramını bir felsefe terimi olarak halk tarafından kullanılan anlamına oldukça uzak bir mana taşımasına ve “Fenomenoloji” bir bilim dalı olmasına rağmen günümüzde dünyanın pek çok yerinde kitleler tarafından tanınan ve hayranlık duyulan kişileri ifade etmekte kullanılıyor. Ben de bu yazı boyunca “fenomen” kelimesinin popüler kullanım şekli üzerinden bir anlatım yapmaya çalışacağım ve bunu Mesut Özil üzerinden gerçekleştireceğim.
İnsanların tarih boyunca futbola karşı gösterdiği ilgi küreselleşme ve kite iletişim araçlarının etkisiyle özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra zirveye çıktı. Bu ilgi zamanla sadece “ilgi” sözcüğü ile ifade edilemeyecek oranda artarak beraberinde izleyici, taraftar, fanatik, holigan gibi bazı kavramların da ortaya çıkmasına neden oldu. Bu kavramlar zamanla futbolun değişmez bir parçası haline gelerek yeni bir kültürün de ortaya çıkmasına yol açtı. Bu kültürün kulüpler, takımlar ve oyuncular kadar önemli bir parçası haline gelen taraftar kavramı artık sosyoloji ve ekonomi biliminin de vazgeçilmez çalışma alanlarından biri haline geldi. Sayısı milyonları bulan ve hisse senetleri borsalardan halka arz edilen bazı kulüplerin taraftar sayıları yarattıkları güç ile futbolu bir oyundan öteye taşındı.
Son dönemlerde ise, kendisi de popüler kültür üreticisi olan “futbol” ve yine popüler kültürün diğer bir üreticisi olan “sosyal medya” arasındaki ilişkide karşılıklı ve birbirini besleyen bir durum oluştu. Ayrılmaz birer stratejik ortak haline gelen futbol ve sosyal medya ilişkisinde “taraftar” kavramı dönüşerek bir anlamda “takipçi”ye doğru evrildi. Muhtemeldir ki, futbol üzerine yazdığım bu yazıyı da şu anda bir sosyal medya mecrası kanalıyla okuyorsunuz.
Peki sosyal medya ile taraftar arasında artan bu ilişki de Mesut nerede?
Bu anlamda net bir ifadeyle söyleyeyim, Mesut’u tam anlamıyla bir “sosyal medya fenomeni” diye tanımlayabiliriz.
Neden mi?
Örneğin, 888 Sport internet sitesinin “2021’de Sosyal Medyada En Popüler 10 Futbolcu” başlıklı araştırmasına göre Mesut 10. Sırada… Ben sosyal medya ve taraftar ilişişi üzerine yazdığım tez dönemindeki araştırmalarımdan da biliyorum ki; Mesut 2 yıl önce yedinci sıradaydı.
Bu araştırmaya dönersek Mesut’un kimlerle ilk 10’u paylaştığını merak etmişsinizdir.
Liste 1’den 10’a doğru şöyle; Cristiano Ronaldo, Neymar, Lionel Messi, David Beckham, Ronaldinho, James Rodriguez, Gareth Bale, Andres Iniesta, Sergio Ramos ve Mesut Özil…
Bu listedeki isimleri gördüğünüzde Mesut’un bir fenomen olarak nitelendirilmesi sanırım abartılı gelmiyordur artık size.
Instagram ve Twitter’da 20 milyondan, Facebook’ta ise 30 milyondan fazla takipçisi olan Mesut Özil’in toplam takipçi sayısı 77 milyon. Şunu da söylemek gerekir ki; Mesut diğer isimlere oranla sosyal medya hesaplarını çok da etkin kullanmadığı halde; Karim Benzema, Kaka ve Marcelo gibi yıldızları bu alanda geride bırakmış durumda.
Mesut’un bu popülaritesinde etnik ve dinsel kimliğinin de etkili olduğu şüphesiz. Özellikle Ortadoğu ve Asya coğrafyasına mensup halkların futbolla birlikte sporun birçok alanında Batı’ya gıpta ile baktıkları da aşikar. Batı ülkelerinde yetişmiş olmasına rağmen Müslüman -Türk Kimliği Mesut’u Türk-İslam ülkelerinin sahiplenmesine neden oldu. Bu anlamda Mesut’a en yakın örnek Mohamed Salah’tır. Kramponu British Museum’da sergilenen, Mısır Kralı lakabıyla çağrılan, 2018 yılında Mısır’da gerçekleşen başkanlık seçimlerinde yaklaşık bir milyon kişinin oy pusulalarına onun adını yazdığı Mohamed Salah bile Mesut’un gerisinde kaldı.
Futbolun küreselleştiği ve endüstriyel bir boyut kazandığı günümüzde Mesut transfer olduğu takıma tek başına değil, 77 milyon takipçiyle birlikte geliyor. Sakatlığı, form durumu gibi tartışmalar ve sahada Fenerbahçe’ye ne katacağı bir yana bir popüler kültür ikonu olarak veya diğer bir ifadeyle bir “fenomen” olarak Mesut Fenerbahçe açısından çok önemli bir transfer olarak tarihe geçti.
Bu noktada bize tek bir söz söylemek düşer;
Türk futbol tarihinin ilk fenomeni hayırlı olsun.
Süper Lİg’de 20. haftanın hakemleri